Sizlere detaylı bilgi verebilmek, bölümlerimiz ve tedavilerimiz ile ilgili karlılaştığımız sık sorulan soruların cevaplarını veriyor ve süreç boyunca sürekli bilgilendirme yapıyoruz.. Ancak burada yer alan bilgiler bilgi sağlamak adına eklenmiştir. Hekimin muayene etmesi, tanı ve teşhis koyması yerine geçmez. Bu bilgiler hastalıkların tanımlanması ve tedavisinde kullanılmamalıdır.
Toplumda görülen en yaygın diş problemlerinden birisi diş eti kanamalarıdır. Ağız hijyeni alışkanlıklarıyla ilişkili olabildiği gibi, çeşitli sağlık sorunlarını da haber verebilen diş eti kanamaları ciddiye alınmalı ve uygun tedavi tedbirleri hassasiyetle uygulanmalıdır.
İmplant tedavileri son yıllarda diş eksikliğinin giderilmesinde doğal dişe en yakın ve uzun ömürlü bir yöntem olmasıyla çok tercih edilen bir yöntemdir.
İmplantın avantajları ;
İmplant çene kemiğine yerleştirilen ve protezlere destek için yapılan yapay diş kökleridir. Ağız ortamında kemik düzeyi uygun olduğu takdirde eksik dişlerin veya çekilen dişlerin yerine yapılan implantlar ile hastalarımız sabit veya hareketli protezlerle rahatlığa kavuşmaktadır. Bu sayede hastalarımıza rahatlıkla yemek yeme, konuşma ve gülme fonksiyonunu kazandırmayı amaçlarız.
Hastalarımızın ağrı hissetmemesi için anestezi uygulaması yaptığımızdan herhangi bir ağrı duyulmaz.
İmplant tedavisi; büyüme ve gelişimini tamamlamış, ciddi hastalık sorunu olmayan ve yeterli kemik dokusu olan her hastaya yapılabilir.
İmplant tedavisinin süresi her hasta için farklılık göstermektedir. Hastanın tedaviye cevap verme süresi, tedavi planlaması, implant yapılacak olan diş sayısı, implant tedavi yöntemi gibi birçok faktör implant tedavisinin süresini etkilemektedir.
İmplant tedavisi genel olarak Periodontal, Protetik ve Ağız, Diş ve Çene Cerrahi branşlarıyla beraber yürütülür. Tedavi süreçlerine başlamadan önce hastaya Periodontal muayene yapılır, Protetik ve Ağız, Diş ve Çene Cerrahi tedavilerini ortaklaşa yürütür. Cerrahi tarafından implant yapılır ve yapılar üst çenede 4 ay alt çenede 3 ay iyileşme dönemine bırakılır. Protetik tedavinin sonuçlarına göre ve toplamda hastanın ağız yapısının şekline göre en az 4-5 ay süren bir tedavi şeklidir.
İmplant tedavisinden önce ağız ortamının son derece sağlıklı bir ortama kavuşması ve oral hijyenin üst seviyeye çıkarılmasını öngörürüz. Hastamızın sistemik hastalıklarla ilgili rahatsızlığı varsa önlem alınır ve tedaviler yapılır. Bunların sonucunda hastamızı operasyona hazır hale getiririz. İmplant tedavisi sonrasında hastamızın implant yapılan yerine çok dikkatli bakması ve sıcak içecekler içmemesi gibi tedbirler alması gereklidir.
Ağız ve diş sağlığı merkezimizde ileri cerrahi teknikleri ile implant uygulamaları yapılabilmektedir. Zigomatik implant, üst çene kemiğine implant yapılamayacak olan hastalar için önerilen implant tekniğidir. All On Four implant, tam dişsiz hastalarda belirli açılarla yerleştirilen dört adet dental implant üzerine aynı gün diş protezinin sabitlenmesini sağlayan implant tekniğidir.
Çocuk 7 yaşını geçmeden önce ortodonti muayenesi yapılmalıdır. Böylece, anormal gelişimler zamanında saptanmış olur ve ortodontist tedaviye başlamak için en uygun zamanı belirler. Çocuğunuz 7 yaşını geçmiş olsa bile, mutlaka kontrole götürün ve senede bir kez kontrolü tekrarlayın. Erken bir muayene çok faydalıdır ve basit bir önleyici veya koruyucu müdahale ile sorun büyümeden giderilmiş olur. Ancak, genellikle çoğu ortodonti hastası aktif tedaviye 9-14 yaşları arasında başlar.
Tedavi yaşı her hasta için değişkenlik göstereceğinden kesin bir yaş vermek doğru değildir. Bazı çene bozukluklarına mümkün olduğunca erken müdahale etmek gerekirken, bazı dişsel bozukluklar içinse 10-12 yaşlar uygun olabilir. Bu nedenle periyodik olarak diş hekimi tarafından muayenelerin yapılması önemlidir. Kimi bozukluklarda çocuğun büyüme gelişim atağını kaçırmamak çok önemlidir. Çocuğunuz sadece bir kere büyüyecektir ve bu dönem ortodontik olarak yalnızca bir kere kullanılabilir, ikinci bir şansımız yoktur. Böylece ileride gerekebilecek cerrahi bir operasyonun önüne geçilmiş olunur. Bununla birlikte, ortodontik tedavilerde herhangi bir yaş sınırı yoktur. Yalnızca diş hareketi ile düzeltilebilecek bozuklukların tedavisi dişleri çevreleyen dokular sağlıklı olduğu müddetçe her yaşta cerrahisiz mümkündür. Hastanın çocuk, genç ya da erişkin olmasına bağlı olarak değişen tek şey tedavinin tipidir.
Tellerin dişleri çürüttüğü hakkında yanış bir inanış vardır. Teller dişleri çürütmez, sadece yiyecek artıklarının daha çok tutunduğu bir ortam yaratır. Ortodontik tedavilerde özenli ve düzenli bir fırçalama şarttır. İyi temizlendiği zaman bir sorunla karşılaşılmaz.
Estetik, fonksiyonel ve bazen ruhsal problemler oluşturmaktadır. İnsanlar rahat gülemezler. Ağız hijyenleri bozulur. Çapraşık olan bölgelerin iyi fırçalanamamasından dolayı çürükler oluşur ve ağız kokusu oluşur. Düzgün ısıramamaktan dolayı çene ekleminde de sorunlar olabilir. Bozuk kapanışlar ayrıca, diş yüzeylerinin anormal aşınmasına ve destek kemik ve diş eti dokusunda hasara yol açabilir.
Bu tamamen bozukluğun durumu ve tedavi safhalarının sayısıyla ilgilidir. Normal bir sabit ortodontik tedavi ortalama 2 yıl sürmektedir. Ancak, bir yıldan az süren veya 3-4 yıl gibi uzun zaman alan bozukluklar da vardır. Büyüme ve gelişim döneminden faydalanarak gerçekleştirilen iskeletsel çene ortopedisi tedavilerinin süresi, büyüme ve gelişimle paralel olarak uzundur. Tedavi süresini ayrıca, hastanın doktoruyla iş birliği de etkilemektedir. Ortodontistin söylediklerine uyulması, apareylerin gerektiği gibi kullanılması ve ağız hijyeninin iyi olması tedavinin vaktinde tamamlanmasını sağlar.
Zigomatik implantlar genellikle dişeti hastalıkları, uzun yıllar protez kullanımı, erken diş kayıpları, enfeksiyon, travma, tümör rezeksiyonu gibi faktörler sonucunda üst çene kemiğine klasik implant tedavisi yapılamayan hastalara uygulanır. Zigomatik implant elmacık kemiği olarak bilinen zigoma kemiğine yerleştirilir. Tedavi genel anestezi altında uygulanır. Zigomatik implant tedavisinin en büyük avantajı, üst çene kemiği yeterli olmadığı için klasik implant yapılamayan hastalara tedavi olanağı sunmaktadır. Uzun süre kemik kaybı sonucunda dudakların içe çökmesiyle oluşan kötü estetik görüntü, bu tedavi yöntemi ile giderilebilmektedir. Zigomatik implant tedavisinde hekim seçimi tedavi başarısını büyük oranda etkilemektedir. Klasik implant tedavileri kadar sık uygulanan bir tedavi yöntemi olmadığından tam teşekküllü diş hastanelerinde, zigomatik implant tedavisinde uzman cerrahlar tarafından yapılmalıdır.
Aynı seansta, dişlerin konumuna göre 3 veya 5 diş arası çekilebilir.
Ağız hijyenini sağlamak amacıyla, diş çekim işleminden sonra gargara yapılabilir.
Diş çekim işlemi sonrasında oluşan şişlik ve ödemin geçme süresi genel olarak operasyonun boyutuna göre değişebilir. Genellikle diş çekimi sonrası oluşan şişlik ve ödem, önlemler aldıktan sonra 3 5 gün arasında geçmektedir.
Diş çekimi sonrası implant; bazı hastalara aynı seansta uygulanabilir, bazı hastalarda ise yara iyileşmesini takiben kemik oluşumu tamamlandıktan 2 ay sonra implant yerleştirilebilir.
Genel olarak iltihaplı diş çekilmez, ancak antibiyotik proplaxisi yapıldıktan sonra güvenli bir şekilde çekilebilir.
Kişinin diş ve diş etlerinde görülebilen renk ve şekil bozukluklarının, orantısızlıkların veya diş renkleşmelerinin kişinin beklentisi ve ihtiyacı doğrultusunda planlanarak henüz dişler üzerinde hiçbir uygulama yapılmadan sonucun yaklaşık olarak kişiyeönceden gösterilebildiği tedavi yöntemidir. Planlama ve tasarımlarının tamamen dijital ortamda yapılmasından dolayı bu işleme “dijital gülüş tasarımı” adı verilir.
Süt dişinin görülmesi genellikle 6 ay civarında, alt ön orta 2 adet kesici dişinin sürmesi ile olmaktadır. Genellikle alt ön orta 2 kesici dişin sürmesini; üst ön orta 2 kesici dişi takip etmekte ve daha sonra sırasıyla yan kesici dişler, birinci süt azı dişleri, süt kanin dişleri ve süt ikinci büyük azı dişleri sürmekte olup, 20 adet süt dişinin ağız içerisinde tam olarak yer alması yaklaşık olarak 24. ve 36. aylar arasında tamamlanmaktadır.
Diş çürükleri, düzenli ağız bakımı ile önlenebilir.
Günümüzde insan ömrünün uzamasıyla birlikte dişlerin uzun ömürlü bir şekilde ağız içerisinde kalması ve ağız içerisinde korunması gerekmektedir. Bu amaçla yaş grubu ne olursa olsun yapılması gereken koruyucu uygulamalar mevcuttur.
Düşen implantlar hastanın kemiği iyileşince kemik rezorbsiyonunun olup olmamasına veya diğer dişler ile konumunun durumuna bağlı olarak yeniden aynı bölgeye veya başka bir bölgeye (yakın) yerleştirilebilir.
Artrosentez; çene eklemi hastalarını tedavi etmek için çene ekleminin steril sıvı ile yıkandığı bir tedavi yöntemidir.Ağız açma-kapama veya çiğneme esnasında kişilerin ağrı hissetmesi,diş sıkma ve gıcırdatma,boyun ve sırt bölgesinde ağrılar,çenede takılmalar ve kilitlenmeler,sabah uyanınca çene kaslarında hissedilen yorgunluk,yemek yerken besinleri parçalamakta zorluk çekmek, eklemden ses gelmesi, kulak çınlaması gibi belirtiler çene eklemi rahatsızlıklarının belirtisi olabilir. Artrosentez halk arasında çene eklemi yıkama tedavisi olarak da bilinmektedir.
Çene eklemi rahatsızlığınızın olup olmadığını anlayabilmek için mutlaka ağız diş ve çene cerrahı hekimi tarafından muayene olunmalıdır. Çene eklemi rahatsızlıkları olan hastaların belirtileri genellikle;
Belirtiler her zaman çene eklemi hastalığının var olduğu anlamına gelmez. Stres kaynaklı bir durum da olabilir fakat diğer etkenlerle birlikte gerçekleşiyorsa zaman kaybetmeden ağız diş ve cerrahı tarafından muayene olunmalıdır.
Bruksizm, bireyin gece uyurken dişlerini sıktığı ya da gıcırdattığı veya gün içerisinde uyanıkken bilinçsizce dişlerini sıktığı bir durumdur.
Aşağıdaki belirtilerden herhangi birine sahip olan bireyler diş hekimine başvurmalıdır. Belirtiler her zaman bruksizm var olduğu anlamına gelmez. Stres kaynaklı bir durum da olabilir fakat diğer etkenlerle birlikte gerçekleşiyorsa zaman kaybetmeden ağız diş ve cerrahı tarafından muayene olunmalıdır.
Yirmilik dişler genelde çene yapısına uyum sağlamamaları nedeniyle ağrı, apse oluşumu ve rahatsızlıklara sebep olabilir.Yirmilik dişlerin gömük olması durumunda etrafındaki köklere zarar vererek sağlam dişlerin de zaman içerisinde kaybedilmesine yol açabilmektedir. Bu durum ağızda sıkışıklığa, kapanışın tam olmaması ve dişlerin yanlış hizalanması gibi başka sorunlara da neden olabilir.Bazı 20 yaş dişleri düzgün çıkar bazıları horizontal çıkar bazıları çıkamadığı için bulunduğu yerde kist meydana getirebilir.Bu gibi durumlarda öncelikle diş hekimine başvurulması gerekir. Normal çıkan bir diş, diş arkında yerini almışsa çekilmesine gerek kalmayabilir.
İmplant tedavisi öncesi, hastanın çene kemiği uygunluğu, sistemik hastalıkları, sosyal alışkanlıkları ve ağız-diş hijyen alışkanlıkları Çene Cerrahisi Uzmanı tarafından kontrol edilir.Silindir şeklinde farklı boy ve çapları mevcut olan implant, çene kemiği içerisine cerrahi operasyonla yerleştirilir.Uygulanacak implant sayısına göre lokal, sedasyon ya da genel anestezi altında uygulanabilir.Uygulamadan sonra 3-4 aylık iyileşmenin ardından implant üstü protez olarak kron yerleştirilir. Bu kronlar genellikle zirkonyum veya metal destekli porselenden yapılır.
Fiber post uygulaması, aşırı madde kaybı olan dişlerde dolgu ya da kaplama öncesinde ve zirkonyum gibi tam seramik porselenler yapılmadan önce madde kaybı fazla olan dişleri güçlendirmek için uygulanan işlemdir. Fiber çubuklarla dişin güçlendirilmesi ile madde kaybı olan diş, sağlam fonksiyon görebilecek hale getirilebilir. Böylece diş kayıpları önlenebilir.
Kanal tedavisi yapılmış bir dişin altında, iltihap veya apse oluşması ve ağrı yapması durumunda kanal tedavisinin yenilenmesi işlemine Kanal Tedavisi Tekrarı (Retreatment) denir. Kanal tedavileri ve kanal tedavisi tekrarları, dişin ağızda kalması için yapılan tedavinin son aşamasıdır. Bu nedenle kanal tedavisinin ardından diş bakımı, tedavi yapılan dişte enfeksiyon oluşmaması için genel ağız-diş sağlığının korunması çok önemlidir.
Diş teli uygulaması, dişlerin doğru pozisyonlarda çene üzerinde yerleşmelerine yardımcı olan bir tedavi yöntemidir.Bu tedavi yöntemiyle dişlerdeki çapraşıklık ve kapanış bozuklukları düzeltilir.Bu sayede her yaştan birey için güzel bir gülümseme, sağlıklı bir ağız diş yapısı ve daha kaliteli bir yaşam imkanı sunar.
Aralıklı,çapraşık dişleri düzeltilmesi ya da kapanış için kullanılan diş tellerine alternatif olarak uygulanmaya başlanan telsiz ortodonti tedavisidir. Bu yöntem ile rahatsız eden diş teli kullanımına gerek olmadan kişiye özel hazırlanan şeffaf haz plaklarla diş dizilimleri düzgün hale getirilebiliyor.
Diastema , iki diş arasında küçük ve dar boşluklardır. Ayrık diş olarakta bilenen diastema,doğuştan gelebilen bir sorun olabileceği gibi sonradan oluşan bir problem olarak da karşınıza çıkabilir. Estetik kaygılar oluşturabilen bu boşluklar aynı zamanda çiğneme ve konuşmada fonksiyonunda sorunlara neden olabilmektedir.
Diasteması olan kişilerin estetik kaygılarını gidermek için ortodontik,dolgu veya kaplama tedavileri uygulanabilir. Genellikle diastema kapamada dolgu maddesinden estetik restorasyonlar uygulanır. Kişinin kendi dişlerine uygun renkte seçilmiş restorasyonlar uygulanır.Uygulama yapılacak diş sayısına göre lokal anestezi ile 3-4 saatte işlem tamamlanır. Porselen kaplamalar ile de kapatılabilen ayrık dişler günümüz dijital diş hekimliği teknolojisi ile aynı günde takılabilmektedir.Dişin minimum seviyede aşındırılarak ya da hiç aşındırmadan protez maddesi yapıştırılarak uygulanır. Ortodontik tedavi yöntemleri olan diş teli ya da şefaf plak ile tedavi sağlanabilir.
İmplant tedavisi kişiye özel uygulanan bir tedavi yöntemidir.
İmplant tedavisi uygulanacak hastalarda, üst çene arka bölge dişleri kaybedildiğinde bu dişlerin yerine implant uygulayabilmek için belli miktarda kemik hacmine ihtiyaç vardır.Azalan kemik miktarını arttırmak amacıyla sinüs lifting (sinüs kaldırma) işlemi uygulanır.Bu işlem sayesinde kemik içine tam olarak yerleşmesi gereken implantın boyu ve genişliği için yeterli hacmin yaratılmasını sağlamaktadır.
Çene ekleminde ağrı ve kilitlenme olan durumlarda artrosentez önerilmektedir.Artrosentez tedavisi ile çene kemiğinin üst boşluğundan iğne yardımıyla girilir. Bir iğneden verilen steril serum fizyolojiğin diğer iğneden akması sağlanır.Hastanın eklemlerinde biriken sıvıların çıkartılması ile bölgenin steril edilerek, çeneye fonksiyon kazandırılması amaçlanır.